9 Şubat 2012 Perşembe

reformun osmanlı devletine etkileri

reformun osmanlı devletine etkileri

15. yüzyıla gelindiğinde Kilise monarklar ve zenginlerde olan saygınlığını yitirmeye başlamıştı. Monarklar ve zenginler kilisenin manevi sınırlandırmalarına genel hükümranlığına koyduğu vergilere karşı çıkmaya başlamış gücüne itibar etmemeye başlamışlardı. Bunun sonucu olarak da monark ve zenginlerin reformasyonu dinin başı olarak Papa'nın değil monarkın (devletin) geçmesi biçimini aldı ve bunun üzerine her yerde ulusal kiliseler kurulmaya başlandı. Bohemya Kuzey Almanya İngiltere İskoçya İsveç Norveç Danimarka monarkları Roma kilisesinden ayrıldılar ve kendi ulusal kiliselerini kurdular. Kilise'nin etkisi aynı zamanda sade vatandaşta da azalmaya başlamıştı. Ancak sade vatandaşın başkaldırısı monarktan farklı olarak dini nitelikteydi. Onlar karşılarında güçlü bir kilisenin bulunmasını istiyorlardı ama bu gücün diniöğretiye uygun olmasını istiyorlardı. Bunun sonucu olarak ta sade vatandaşın reformasyonu Roma kilisesi ile olan bağlantının tekrar devam etmesi ile sonuçlandı. Yapmak istedikleri kilisenin otoritesine karşı kendi İncil'lerine sahip olmak kendi kiliselerini buna uygun olarak yönetmekti. Bu hareketin tipik örneği Martin Luther'in Alman Protestanlığıdır. Büyük taraflar toplayan Protestanlık gitgide yaşlı kıtada yayılmaya başladı. Daha sonra bir grup Protestan prens ve kent -devletleri biraraya gelerek Katolik Kutsal Roma imparatoruna karşı 1546 yılında savaş başlattılar. 1555 yılında yapılan Augsburg Barışı ile Protestanlık devlet tarafından resmen tanındı.
Kilisenin içinde bulunan misyonerler ve azizler'in başlattıkları reform hareketinin amacı Kilise'yi doğru yola çekerek onun gücünü arttırmaktı. Bu hareketin en önemli temsilcisi İspanyol Loyala'lı Aziz İngatius'tur. İngatius 1538'de "İsa'nın Toplumu" adıyla bir tarikat

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder